Geçtiğimiz hafta boğazdaki gösterileri en iyi nerden izlerizi araştırdım durdum.
İki sene önce Ortaköy'e gitmiştik. Şahaneydi. Ancak çocukla açık havada olmak pek akıl karı gelmedi.
Gösterilerin zaten 15 dakika süreceğini öğrenince 'aman dururuz o kadar dışarda bişey olmaz' diye de düşünmeye başlamıştım ki. Benim minik zürafam hastalandı.
Son bir kaç gün yağan yağmur, açık havada izlemeyi unutturacak kadar şiddetliydi. 28 ekim akşamı annemin haberlerde gösterilerin pazar gecesine ertelendiğini duyurduklarını söylemesine öyle sevindim ki hiç belediyenin sitesine girip kontrol etmeyi akıl bile edemedim.
29 ekim akşamı haberleri görünce acayip üzüldüm. Köprüdeki havayi fişek gösterisi olmuş da bitmiş :((
"Gündüz bile çok soğuktu hava. Bunda da vardır bir hayır. Çocuk zaten hala öksürüyor." Dedim ama gene de içimde kaldı.
Havayi fişeğin tabiata nedenli zarar verdiğini düşünüp bu katliyama bir de seyircilik yapıp destek olmadık diye de sevinebilirim. Ama içten içe 'seneye gideriz artık' demedim desem yalan olur.
Tabi ki en güzeli havai fişek atmanın yasaklanması. Fener alayının gözü mü çıktı? İBB duy sesimi.
Çevreci Şirin (ya da kedi ulaşamadığı ciğere...)
3 yorum:
Canım geçmiş olsun, gösteriler çok güzel olmuştur eminim, birdahakine inşallah..
Bu arada havai fişeklerin zararını bilmiyordum bak birşey daha öğrendim:)
Sevgiler
geçmiştir inşallah...
ama ben o tabiata ne denli zararlı fişeklere bayılıyoruuum :(
ama amatörce orda-burda, düğünlerde filan patlatılanına değil. boğazdaki gibi disneylanddaki gibi nerdeyse şaheser olanlarına.
napabilirim :P
fener alayıda olsa onuda çok severim.
aslında ben ışıklı herşeyi çok seviyroum.
her yer ışıl ışıl olsun ne güzel :D
Ama bu da tabiata zarar veren birşey kaynağına baktığımızda.
Neden güzel olan şeylerin bedeli ağır ?
Yorum Gönder